Zamana karşı koymak imkansızdır ancak etkilerine karşı koymak ve zamanın yıpratıcı yansımalarını cildinizden uzaklaştırmak mümkündür. Özellikle de doğanın en özel armağanlarıyla bilimin buluştuğu uygulamalar ciltte kusursuz sonuçlar elde etmeyi kolaylaştırıyor.
Bu uygulamaların başında gelen Somon DNA aşısını Ergül Keskin Conture Make up Studio’nun Kurucusu, Kontür makyaj Eğitmeni Ergül Keskin anlatıyor.
Yeni nesil gençlik iksiri: Somon DNA
Somon DNA aşısı, somon balığı spermleri ve hyaluronik asitten elde edilen DNA molekülleri yardımı ile ciltte genç hücreler üretilmesi esasına dayanan yeni nesil bir güzellik uygulamasıdır. Kırışıklık ve diğer yaşlanma belirtilerinin giderilmesini amaçlayan bu yöntem, 3 temel faktör üzerine kuruludur. Bunlar cildi; yapılandırmak, onarmak, gençleştirmektir. Somon DNA, polinükleotid olarak nitelendirilen ciltteki hücre yapımına yardım eden maddedir.
Cildi ölü derilenden arındırarak cildin yenilenmesini ve gençleşmesini sağlayan bu uygulama, yoğun bir hyaluronik asit içerdiği için ciltte yüksek oranda nem etkisi oluşturur. Bu sayede çok daha canlı ve ışıltılı bir görünme sahip olmak mümkün hale gelir.
Zaman en çok cildi yoruyor
Cilt her ne kadar güçlü bir yapıda olsa da zamanın etkileri karşısında eski aktifliğini kaybeder. Özellikle de 30 yaşından sonra her yıl %1 oranında kolajen kaybı yaşar. Bu durum cildin doğal elastikiyetini kaybetmesine ve kırışıklıkların meydana gelmesine yol açar. Aynı zamanda elastin lifler parçalanır ve vücudun kendi hyaluronik asit miktarı ve işlevinde değişimler yaşanır. Vücutta meydana gelen değişimler cildin daha cansız ve mat bir görünümde olmasına sebep olur.
Somon DNA nasıl uygulanır
Somon DNA, hyaluronik asit ve Somon DNA’dan oluşan 4 cc’lik aşı uygulamasıdır. Hızlı bir şekilde cildin nemini ve elastikiyetini arttırarak cilde parlaklık ve gençlik kazandırır. Bu uygulama için ilk aşamada cilt nemlendirilir. Bu aşamada cilde uygulanan hyaluronik asit cildin kaybettiği nem oranı düzenlenerek asıl tedavi için uygun zemini sağlar.
İlk uygulamayla birlikte, kolajen sentezinde artış ve ciltte sıkılaşma başlar. Yüksek molekül ağırlıklı hyaluronik asit ile de cilt hücreleri yüksek miktarda su ile beslenir ve böylece nem dengesi sağlanır. Bununla birlikte kırışıklıklarda gözle görülür iyileşme gözlemlenir.
Somon DNA kimlere uygulanır
Somon DNA 30 yaşın üzerindeki her cilt tipine uygulanabilir. Spesifik olarak belirtmek gerekirse;
– Cildi aşırı kuru ve hassas kuru olanlar,
– İnce kırışıklıklarından şikayetçi olanlar,
– Cildi mat ve cansız olanlar,
– Cildinde sarkmalar olanlar,
– Çatlaklarından ve çeşitli izlerinden şikayetçi olanlar,
– Yaşlanmanın etkilerini azaltmak isteyenler,
– Cildine iyi bakmak ve kolajen üretimini arttırmak isteyenler uygulayabilir.
Ancak;
– Kan pıhtılaşma sorunu yaşayanlar,
– Diyabet hastaları,
– Damar tıkanıklığı olanlar,
– Kalp hastaları,
– Felç geçmişi olan kişiler,
– Hamileler, mutlaka doktor izni ile bu işlemi yaptırmalıdır.
Uygulama sonrası nelere dikkat edilmelidir
Somon DNA uygulaması sonrasında ciltte herhangi bir semptom gelişmediğinden kişi günlük yaşamına kolaylıkla dönebilir. Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta hijyendir. Kişi yüzünü ve ellerini çok temiz tutmaya özen göstermelidir. Aynı zamanda ilk 24 saat cilde su değdirilmemeli ve 2 gün makyaj yapılmamalıdır.
Hijyen kurallarına uygun ve uzman kişiler tarafından yapıldığında hiçbir sorun çıkmayacaktır.
Kaynak: yazivar.com